DİĞER
K24'ün gelenekselleşen soruşturması: 2020 yılında okuduklarınız arasında, sizi en çok etkileyen kitap hangisi oldu? Kitap 2020’den önce basılmış olabilir, yepyeni olabilir, kurgu ya da kurgu dışı olabilir, Türkçe ya da başka bir dilde olabilir… Bizi ilgilendiren, hangi kitabın sizi nasıl ve ne ölçüde değiştirdiği, etkilediği… Bu soruları çevremizdeki okuyanlara, yazanlara sorduk. Sonuçta, 2020’nin kitaplı bir panoraması çıktı ortaya…
"Beklediler Gitmedik, Alpay’ın 2005’ten günümüze gelen süreçte yazdığı şiir yazılarını bir araya getiriyor. Kitap, 'Sunuş' ve 'Gerekçe' olmak üzere, iki yazıyla açılıyor; her ikisi de ilk defa kitapta yayımlanan yazılar. Alpay’ın şiire yaklaşımına ilişkin anlayışının temel kavramlarını, düşüncelerini, görgü ve ilkelerini bu iki yazıda bulmak mümkün."
Ernst Fischer’in Türkçede hak ettiği üzere pek çok baskı yapmış olan Sanatın Gerekliliği kitabının çevirisi dikkat çekecek ölçüde sorunlu...
"Buyurun buradan okuyun" seçkimiz çok sevildi ve konuşuldu. Yaz için de tabii ki "yaz kitapları" değil, "yaz okumaları" seçkisi yapmak istedik. İşte, K24 yazarlarının önerdiği kitaplar ve gerekçeleri...
İsim geçirmek ve şık “yabancı” sözcükler kullanmak konusu biz çeper ülke halkları açısından “dünya” dediğimiz egemen kültürlerle hizalanma problemimiz açısından belki daha da önemli
Bir zamanlar ‘Kürtçe’ sözcüğü bile sözlüklerden çıkarılmıştı, ‘toplumdilbilim’ sözcüğünü ise bugün hâlâ ne genel sözlüklerde bulabiliyoruz, ne de resmî kaynakçalarda. Oysa bu disiplin, bizim toplumumuzun en temel insani gerçeklikleriyle ilintilidir
Barış sürecinin kalıcı ve gelişebilir olması yalnızca tepede alınan kararlarla sağlanamıyor. Tepeleri de etkileyecek en önemli güç, halkların barış bilincidir. Bunu İkinci Dünya Savaşı sonrasının Avrupa halklarında gördük...
Hayatınızın bir dönemini aynı ortamlarda yan yana yaşadığınız bir insan yıllar sonra kendi hayatını anlatır, birkaç sahnesinde sizin de şöyle bir görünüp kaybolduğunuz uzun bir anlatıdır bu...
Edebiyat makro adaletsizlikleri bazen mikro düzeylerde daha iyi gösterilebiliyor, çünkü biz okurlar ne de olsa mikro boyutlara daha yakınız ve iktidarlar da “baht”ımız gibi boy boy...
Emrah Serbes'in asıl ihlalciliği son iki romanında boy gösteriyor. Bu iki roman da, “ben” anlatıcı ergen başkişileri, onların yaşadıkları hayata olan itirazları, kucaklarında buldukları argo ve alkol, daha ilk adımda J. D. Salinger'ı çağrıştırıyor
Pi Sayısı ve Özgürlük, hem Ergün Günçe'nin zihnini daha yakından tanımak hem de yazıldığı zamanın ruhuyla doğrudan yüz yüze gelmek açısından önemli bir olanak...
Uçak, ayran, lale, zekâ, tank, edebiyat, bienal, süt, arama motoru, mimarî. Yerli ve millî; olmak ya da olamama hâli...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık